200 Yıllık Hasret Bitti
11.01.2022
Inbusiness
Galataport İstanbul ticari anlamda karlı bir proje değil! Bu daha çok bir gönül projesi. İstanbul'u sevmek, ona aşık olmakla ilgili bir emek, bir yatırım." Galataport İstanbul Genel Müdürü Tolga Engin'in yaptığı bu tarif, yaklaşık 200 yıldır İstanbullular'a kapalı olan topraklara ilk adımı atıp, 220 derece bir açı ile İstanbul Boğazı'nı ve tarihi yarım adayı gördüğünüzde yaşanılan bir his. Anlatacak pek çok detay olmasına karşın eski bir dostu, Dolmabahçe Sarayı ile Süleymaniye Camii'ne kadar uzanan bir manzarada üstelik yeni bir çehre ile görmenin verdiği huşunun altını çizmekte fayda var. Zira tarihin, sanatın, kültürün, modernizm ve teknolojinin dünyada kol kola girdiği kaç nokta vardır, söylemesi zor.
Sadece Karaköy'ün ve tarihi yarım adanın değil, İstanbulluların da şehre ve yaşanmışlıklara dair üstündeki tozu silkeleyen Galataport İstanbul, 21 Ekim'de kapılarını açtı.
Halihazırda yüzde 40 doluluk oranı ile hizmet vermesine karşın, halkın yoğun ilgisi ile karşı karşıya. Galataport İstanbul'u gezerken, ki detaylarını ilerleyen satırlarda okuyacağınız "Bu saat kulesi hep burada var mıydı?" şaşkınlığı ile dünyanın ve Türkiye'nin gusto noktalarını aynı potada görmek insanı biraz afallatıyor.
Hikayenin en başına gelecek olur isek Karaköy; Museviler, Cenevizliler, Rumlar, Romalılar, Fransızlar, Venedikliler ve Osmanlılar'ın aralarında bulunduğu pek çok kültürü barındırmış, pek çoğunun da asırlar boyunca bir arada yaşadığı bir bölge. Dolayısıyla her dönemin ekonomisine dair kilit bir anlamı var. İstanbul'un deniz kapısı olan liman ise yüzyıllar boyu ticaretin merkezini temsil etti.
Ancak hem ekonomik hem de tarihi anlamda benzersiz bu alanın, zaman içinde pek çok noktası kullanılamayacak hale gelince renovasyon ihtiyacı doğdu. Ve bölge için ihale süreci başladı. Özelleştirme İdaresi tarafından, 16 Mayıs 2013'te gerçekleştirilen Salıpazarı Limanı İhalesi'ni 702 milyon dolar teklifle kazanan Doğuş Grubu, 2014'ün ocak ayında Bilgili Holding'e bağlı BLG Capital ile ortaklık gerçekleştirdi. Türkiye Denizcilik İşletmeleri A.Ş. ile yapılan devir sözleşmesini takiben, 2014 Şubat ayında liman sahası devralınarak farklı alanlardan binlerce kişinin istihdam edildiği bu büyük dönüşüm süreci başladı.
Galataport İstanbul, 1,7 milyar dolarlık yatırım tutarı ile Boğaz kenarında 1,2 km'ye sahip sahil şeridini kapsayan, dünyanın en önemli destinasyon projeleri arasında. Proje ile şehrin tarihi limanı bir yandan dünya standartlarında bir kruvaziyer limanına dönüşürken, diğer yandan da yıllardır halkın erişimine kapalı olan sahil şeridi erişime açıldı.
Galataport İstanbul, mahalle konseptinde tasarlanmış, bölgenin tarihi dokusuyla uyum içindeki mimarisi ile ziyaretçilerine, kültür-sanat, çalışma, alışveriş ve yeme içme deneyimi sunuyor. Tüm mahalleleri açıldığı zaman yılda 20 milyonu aşkın ziyaretçiyi ağırlayacağı öngörülüyor. Bu sayının çevreye sağlayacağı ekonomik katma değer ise şimdiden ölçülemeyecek kadar büyük olacak.
Genel Müdür Tolga Engin, "112 bin metrekarelik alanda, 400 bin metre kare inşaat yaptık. Bu alanın 50 bin metrekaresini ise otel kısmı oluşturuyor" diyor. Projenin en önemli detaylarından biri olan The Peninsula Hotel, dünyada sadece 10 seçkin noktada yer alan bir marka. Merkezi Hong Kong'da bulunan HSH'nin (The Hongkong and Shanghai Hotels, Limited) sadece işletmeci olarak değil aynı zamanda yüzde 50 oranında yatırımcı olarak girdiği The Peninsula Istanbul, 177 odası ile hizmet verecek.
The Peninsula Istanbul, restore edilen Merkez Han, Karaköy Yolcu Salonu, Çinili Han ve yeni balo salonu binasını kapsayan alanda bulunuyor. Otelin lobisi ise geçmişi 1940'lara dayanan ve Türkiye'nin ilk modern liman terminali olan Karaköy Yolcu Salonu'nda yer alıyor. Engin; "Otelin 300 milyon euro tutarındaki yatırım bedelinin yüzde 50'si The Peninsula'ya ait" diyor.
Şu anda kiralama oranı yaklaşık yüzde 80 olan Galataport İstanbul, henüz yüzde 40'lık bir hacimle hizmet veriyor. Aradaki farkın Mart 2022'de tamamlanacağını anlatan Tolga Engin, "Mart ayı sonunda doluluk oranı yüzde 80 ila 85'e erişecek. Galataport İstanbul bir alışveriş mekanı değil, burası bir mahalle. Bu nedenle kalan yüzde 15'lik kısmı da değer katacak üniteler şeklinde tasarlamak istiyoruz" diyor.
Projede yer alan yaklaşık 240 ünitelik mağaza alanın ortalama 100 tanesi yeme – içme sektörüne ayrılmış. Dünyanın ve Türkiye'nin önde gelen perakende ve yeme–içme markalarını ağırlayan Galataport İstanbul, 1940'larda yapılan ve kulesiyle ikonikleşen yolcu salonunda bulunan Liman Lokantası gibi, uzun süredir halkın mahrum kaldığı lezzet duraklarını da ziyaretçileriyle buluşturuyor. Denize bakan kısımda uzun soluklu yemeklere eşlik edecek markalar yer alırken, tarihi meydana bakan bölümde ise hızlı tüketime yönelik lezzetler yer alıyor.
Projenin dikkat çeken bir diğer noktası ise Paket Postanesi. Yapı, arduvaz kubbesi ve çatıları ile Galataport İstanbul'un simgelerinden biri. 2022'de açılacak, İstanbul'un geleneksel çarşı kültürünü yeniden yorumlandığı iki katlı bu mekanda tarihi Mısır Çarşısı ve Kapalıçarşı'nın izleri de olacak. Mekan, dünyaca ünlü tasarımcıları, lokal, otantik lezzetleri ve önemli mücevher markalarını ziyaretçilerle buluşturacak.
KAMUSAL ALANDA SANAT
Projenin en önemli detaylarından biri ise sahip çıktığı kültür mirası. Galataport İstanbul, sınırları içinde Tophane Saat Kulesi, Tophane Kasrı, Paket Postanesi, Tophane Çeşmesi, Nusretiye Camii, Merkez Han, Karaköy Yolcu Salonu ve Çinili Han gibi eser noktaları bulundurmakla kalmıyor, bu yapıların bir kısmı ile de komşuluk yapıyor. Bu nedenle İstanbul'un tarihini kucaklamış durumda. Nitekim, projenin en çok dikkat çeken taraflarından biri de yapılan restorasyon çalışmaları.
Galataport İstanbul Pazarlama, İletişim Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Bali, restorasyon çalışmaları konusundaki hassasiyetlerini Tophane Saat Kulesi üzerinden bir örnekle anlatıyor. "Saat kulesini çok az kişi hatırlıyor. Hatta ziyaretçiler geldiğinde yeni kule mi yapmışlar diye şaşırıyor. Bu yapı için titiz bir restorasyon süreci başlattık. Hollandalı Bresser firması ile çalıştık. Kuleyi olduğu yerde yukarıya kaldırarak restore ederken toprak altına gömülmüş yaklaşık 140 cm'lik kısmı da gün yüzüne çıkarıldı" diyor. Deniz ve kara tarafında yer alan Zenith marka iki saat, saray saatlerini tamir eden Recep Gürgen tarafından onarılmış.
Bali, "Bizim yapmak istediğimiz yeni bir oluşumdan ziyade aslında İstanbullular'ın olan bu mücevher bölgeyi rehabilite ederek halkı; tarihle, kültür-sanatla ve denizle buluşturmak. Bu misyon tüm kültür-sanat ve pazarlama faaliyetlerimizin temelini oluşturuyor" diyor.
İstanbul Modern ve MSGSÜ İstanbul Resim ve Heykel Müzesi'nin kesişim noktasında yer alan proje, 14 bin metrekarelik alana yayılan, İstanbul'un ilk müze meydanını da şehre kazandırdı. Galataport İstanbul'un yıl boyunca ev sahipliği yapacağı pek çok kültür, sanat ve tasarım organizasyonuyla çevresindeki kültür sanat etkinliklerinde de yüzde 72'lik bir gelişme sağlayacağı öngörülüyor. Kurumun ana hedef noktası ise herkes için erişilebilir bir kültür sanat alanı yaratmak. Kamusal alanda sanat kavramının kendileri için çok değerli olduğunu anlatan Bali, "Sanatı her ziyaretçimizin hayatına sokmak istiyoruz. Markalarımızın hepsi de bu konuda duyarlı. En küçük kiracıdan en büyüğüne kadar herkes deneyim ağırlıklı mağazalar kurguluyor" diyor.
Yılda 300 civarında etkinliğe ev sahipliği yapacak Galataport İstanbul, 2022 programını henüz açıklamasa da gelecek sene birçok konser, dinleti, moda gösterisi, dans ve sahne performansları, interaktif şovlarla İstanbullularla buluşacak. "Müze meydanını tamamen kültür sanat ve ilham aktiviteleri için kullanacağız. Gençleri desteklemek istiyoruz. Burası onlar için açık bir sahne, kapılarımız her zaman tüm branşlara açık." Sadece Türkiye'nin değil, dünyanın gözünü buraya çeviren en kritik nokta ise tabii ki benzersiz kurgulanan kruvaziyer limanı. Yerin altına inşa edilen adeta bir havalimanı gibi çalışan terminal sadece teknolojisi ile değil, özel mimarisi ile de göz dolduruyor. Limanda kullanılan özel kapak sistemi ise gemi olduğu zamanlarda gümrüklü alanı ve güvenlik (ISPS) alanını ayıran teknolojisiyle, geçici gümrüklü saha yaratarak sahil şeridinin erişime açık kalmaya devam etmesini sağlıyor.
Galataport İstanbul Liman İşletme Genel Müdür Yardımcısı Figen Ayan: "Bütün kruvaziyer limanları şehrin içinde olup genelde eski binalarda hizmet veriyor. Biz bunu tamamen farklılaştırdık. Terminal binamızı yer altına aldık. Buna bağlı bir kapak sistemi sayesinde de 1,2 km'lik sahil şeridini herkese açma imkanına sahip olduk" diyor. Mürettebatın da kendileri için çok değerli olduğunu anlatan Ayan, "2016'dan önce en iyi dönemimizde 330 sefere ve 600 bin yolcuya hizmet verdik. 1,5 milyon yol- cu artı mürettebata hizmet vermeyi hedefliyoruz. Yolcuları ve mürettebatı ayırmak istemiyoruz. Mürettebat da bizler için çok kıymetli. Onlar defalarca bizi ziyaret edecek, kültür elçilerimiz" diyor. Peki, Galataport İstanbul'un rakibi neresi? Dünya lideri, yılda altı milyon yolcu ile Miami. Ayan ise kıyaslama için Avrupa limanlarına dikkat çekiyor: "Bizim kıyas alacağımız Avrupa limanları olabilir. Kendimizi, Barselona veya Venedik ile karşılaştırabiliriz. Onlar yaklaşık 1,8 milyon yolcuya hizmet veriyorlar dolayısıyla gelecekte 1,5 milyon yolcu artı mürettebat hedefi, bu popüler noktalarla eşdeğer olacağımızın bir göstergesi."
Dünyanın en büyük gemilerini karşılamaya hazır olduklarını anlatan Ayan, "AB'ye baktığımız zaman sırf kruvaziyer turizmden 50 milyar euro gelir elde ediyor. Turizm gelirlerimizin 26 milyar euro olduğunu düşünürsek turizm sektörümüz için büyük bir kaynak olacağız."
GASTRONOMİ ŞÖLENİ
1940'ların ikonik Liman Lokantası, D.ream çatısı altında Liman İstanbul olarak Galataport'ta yeniden İstanbullular ile buluşuyor. Karaköy ile özdeşleşen bir tarihi miras olan Liman, yeni yerinde eşsiz İstanbul manzarası, mutfağı, servisi ve sunumu ile şimdiden adından sıkça söz ettiriyor. Yeme – içmede adeta bir şölen yaşatmayı vadeden proje içinde D.ream'in yurtdışı yatırımlarından Azumi Group markalarından olan Roka da Türkiye'ye girişini Galataport İstanbul ile yapacak. Nusret'in yeni SaltBae markası ile sunduğu burger konsepti de yeme-içme marka seçkisinin içinde yer alıyor. Dünyanın birçok yerinden gelen ziyaretçileriyle adını sınırların ötesine taşımayı başarmış Sait Balık bir ilki gerçekleştiriyor ve Bodrum dışındaki ilk şubesiyle Galataport İstanbul'da misafirleri ile buluşuyor.
VAKKO ŞIKLIĞI
Galataport İstanbul'un açılacak mağazaları arasında Türkiye'nin önde gelen moda devi Vakko Grubu'nun markaları da var. Türkiye moda tarihinde önemli yeri olan Vakko'nun kurucusu Vitali Hakko'nun ilk mağazayı açtığı Beyoğlu yıllar içinde kapanmış, grup tarihi yarımadadan çıkmıştı. "Şimdi Beyoğlu'na Galataport İstanbul'la dönüyoruz" diyen Vakko Yönetim Kurulu Başkanı Cem Hakko, genç profilin yakından takip ettiği Vakkorama ile birlikte Vakko Patisserie ve Vakko Bistro ile bu mahallede yer alacaklarını söylüyor. Tarihi Paket Postanesi'nde özel yerini alacak olan Vakko, yakın zamanda otelcilik için de harekete geçti. Cem Hakko'nun "hayalimdi" dediği otel yatırımı için Nişantaşı'nda bulunan mağazanın üstündeki bina tercih edildi. Otel için "önce bebeği sıhhatli bir şekilde büyütelim" diyen Hakko, Nişantaşı-Karaköy hattında yapılan bu özel yatırımlar ile ilgili oldukça heyecanlı...
BEYMEN EN ÖZEL YERDE
Galataport'un premium segment marka karmasının en özel yeri Beymen'e ait. Sahil şeridinde Liman Lokantası'nın hemen yanında yer alan bağımsız bina, mimarisi, tasarımı ile adından söz ettirecek. Beymen CEO'su Elif Çapçı, "Galataport'taki yeni amiral mağazamızı 2022 yılında açacağız" diyor. GALATAPORT TRAFİĞİ Karaköy'ün ikonik markası Karaköy Güllüoğlu da yeni mağazasını yine bu tarihi bölgede seçti. "Katlı otoparkın yıkılma ihtimaliyle harekete geçtik erken davrandık" diyen Karaköy Güllüoğlu Genel Müdürü Murat Güllü, yine Karaköy'de yeni bir bina alarak çalışmalara başladıklarını söylüyor. Yapı Kredi Bankası'nın Rıhtım şubesi olarak faaliyet gösteren Kemankeş Caddesi'nde üç kattan oluşan 67 numaralı binada inşaat çalışmaları son hızla sürüyor. Galataport'un şimdiden Karaköy'de trafik yarattığını söyleyen Karaköy Güllüoğlu'nun patronu Nadir Güllü ise "Önce meraklı yerli turistlerle müşterilerimiz arttı, şimdi de cruise gemileri gelmeye başladı. Satışlarımızda artış var" diyor. Boğaz'dan geçen bütün nakliye gemilerinden baklava talebi aldıklarını söyleyen Güllüoğlu, "Dünyanın en büyük yolcu gemisi yetkilisi ziyaretimize gelerek yeni mekanımızı 2022 yılı listesine aldı" diyerek heyecanını bizimle paylaşıyor.
ARKA SOKAKLARDA OTEL HAREKETLİLİĞİ
Galataport İstanbul'la birlikte Karaköy'ün tamamında büyük bir değişim gözleniyor. Katlı otoparktan Galataport'a kadar uzanan Kemankeş Caddesi bu değişimden en çok nasibini alan lokasyon. Diğer ucu Galataport'a kadar uzanan bu cadde üzerindeki tüm han ve binalarda hummalı bir çalışma var. The Peninsula Hotel'e giden yolun üzerindeki hareketlilik çoğunlukla yeni oteller için. Halen Akfen Grubu'nun sahibi olduğu Accor Grubu'nun işlettiği Novotel, JX Marriott İstanbul Bosphorus Hotel'in bulunduğu bu caddede yeni açılacak oteller var. Kıyı Emniyet Müdürlüğü'ne ait olan 63 numaralı binada CVK Hotels & Resorts zincirinin bir halkası hayata geçirilecek. Aynı hatta faaliyete geçecek olan bir başka otel ise Pera Karaköy.