Hakkımızda
Galataport İstanbul’un sürdürülebilirlik vizyonu, hümanizm, kapsayıcılık, empati ve değer katma gibi temel değerlere dayanıyor. Karaköy sahilini İstanbul’a yeniden kazandıran özel kapak sistemli yer altı kruvaziyer terminalinden yeşil bina uygulamalarına; özenle restore edilerek toplumsal hafızaya geri kazandırılan tescilli yapılardan, tarihi bölgeyi depreme hazırlayan zemin güçlendirme çalışmalarına kadar tüm adımlar bu vizyon doğrultusunda atıldı. Erişilebilir, düşük katlı mahalle yapısındaki mimarisiyle de bu yaklaşımı bütünlüyor.
Paydaş İletişimi
Bu değerleri hayata geçirebilmek adına, 2014 yılında liman sahasının şirkete devrinden itibaren en çok önem verilen konu paydaşlarla kurulan iletişim oldu. İstanbul’un kalbinde, Boğaz’ın en kıymetli noktasında yer alan toplam 400.000 m²’lik bu alanda yalnızca ihalede belirtilen kısımla sınırlı kalınmadı; bölgenin ve kentin çehresini dönüştürecek bir projeyi hayata geçirmenin sorumluluğuyla hareket edildi.
Çevresel, sosyal ve ekonomik açıdan; saha çevresinde ve bölgede mikro ölçekte, İstanbul ve Türkiye genelinde ise makro ölçekte maksimum fayda ve minimum rahatsızlık hedefiyle bir süreç yürütülmesi esas alındı.
Bu bakış açısıyla, inşaat sürecinden iki yıllık işletme dönemine kadar binlerce kişi ve yüzlerce kurum Galataport İstanbul’da ağırlandı. Kurum çalışanlarından iş ortaklarına, basın mensuplarından akademik kurumlara, kamu temsilcilerinden STK yöneticilerine kadar pek çok paydaş, projeyi ilk ağızdan dinleme ve yerinde deneyimleme fırsatı buldu.
Galataport İstanbul ayrıca doğal bir laboratuvar gibi, mimariden mühendisliğe, pazarlamadan denizciliğe kadar pek çok farklı alanda eğitim gören yerli ve yabancı öğrencileri ağırlayıp dönemsel staj imkanları sundu ve buradaki inovasyon niteliğindeki çalışmaları genç nesillere aktarıldı.
Paydaş iletişim ve sürdürülebilirliğe verilen önem, Galataport İstanbul’un açılışından önce gerek ülkemizde gerekse dünya çapında büyük takdir topladı. Galataport İstanbul, MedCruise Birliği tarafından 2020 yılında Pandemi Sürecinde Sektöre En Yüksek Bağlılık Gösteren Doğu Akdeniz Kruvaziyer Limanı ödülüne layık görüldü. Galataport İstanbul bu ödülü, pandemi sürecinde sektör içerisinde yürüttüğü limanlarla kruvaziyer firmaları arası diyalog ve sektör içerisinde sıkı iş birliği ve iletişim çalışmaları ile COVID -19'a karşı hassasiyetle geliştirdiği önlemler çerçevesinde aldı.
Ekonomik Sürdürülebilirlik
(İlk üç sene sonunda)
• 45 milyondan fazla toplam ziyaretçi
• %90 perakende doluluk oranı
• 506 kruvaziyer gemisi
• 1 milyon kruvaziyer yolcusu
• 5.000 doğrudan ve 20.000 dolaylı istihdam
• The Peninsula Istanbul ile 300 Milyon Euro doğrudan yabancı yatırım
Sosyal Sürdürülebilirlik
Galataport İstanbul, 12. yüzyılda kurulan ve farklı dinlerden, milletlerden, dillerden insanların yüzyıllardır bir arada yaşadığı Karaköy semtinde, şehrin kalbinde yer alıyor. Bir mega proje olmasına rağmen, az katlı yapılarla, özenle tasarlanmış meydan ve sokaklarla geliştirilen kentsel planlama yaklaşımı sayesinde şehre entegre bir mahalle kimliği kazandı. Bu yönüyle Galataport İstanbul, kısa sürede İstanbul’un en gözde, kozmopolit ve kolay erişilebilir buluşma noktalarından biri haline geldi.
Herkes için erişilebilir bir kültür sanat alanı yaratarak topluma fayda sağlayan Galataport İstanbul; ilk üç yılında bir milyondan fazla kişinin katıldığı ücretsiz festivallere, konserlere, sergilere ve spor etkinliklerine ev sahipliği yaptı. Galataport ile bölgedeki kültür-sanat aktiviteleri ve etkinlikler yüzde 72 artış gösterdi. Beyoğlu bölgesinde bu oran yüzde 52’ye yükselirken, İstanbul geneline yapılan katkı yüzde 5 oldu.
Çevresel Sürdürülebilirlik
Galataport İstanbul’da, tasarımdan inşaata ve işletmeye kadar tüm aşamalarda çevresel etkileri en aza indirmek ve karbon ayak izini azaltmak için özel bir özen gösterildi. Projedeki tüm binalarda soğutma gazı yerine deniz suyu kullanılması sayesinde yüzde 34 oranında enerji tasarrufu sağlanırken, karbon emisyonları azaltıldı ve iklim değişikliğine yol açan zararlı gazların kullanımı önlendi. Bu sistem ayrıca bina çatılarına yerleştirilen estetik açıdan hoş olmayan soğutma ünitelerine olan ihtiyacı da ortadan kaldırdı.
İstanbul’a özgü bitkiler ve verimli sulama sistemleriyle yüzde 50’ye varan su tasarrufu sağlanırken, yeşil çatı ve peyzajlı alanların ısı adası etkisini azaltması hedefleniyor. Projenin çevresel etkilerini izleme çalışmaları kapsamında sera gazı ve karbon ayak izi ölçümleri yıllık olarak gerçekleştiriliyor. Gürültü ve toz ölçümleri ise mevcut çevresel koşulların istikrar kazanmasıyla birlikte gerektiğinde gerçekleştirilmektedir. Deniz suyu kalitesi 6 ayda bir izlenirken, kıyı şeridi boyunca deniz ekolojisi ve istilacı türlerin takibi 3 yılda bir; termal deşarj hattı bulunan bölgelerde ise bu izleme çalışmaları her yıl düzenli olarak yürütülüyor.
Çevreye duyarlı uygulamaları, kullanılan ileri inşaat teknolojileri ve erişilebilir yapısıyla Galataport İstanbul, Amerikan Yeşil Binalar Konseyi (USGBC) tarafından verilen LEED Platin sertifikasını almaya hak kazandı. Böylece Avrupa’daki LEED Platin sertifikalı en büyük ikinci, Türkiye’nin ise en büyük projesi oldu.
Ödüller ve Sertifikalar (2020- 2024)
• MedCruise Birliği Pandemi Sürecinde Sektöre En Yüksek Bağlılık Gösteren Doğu Akdeniz Kruvaziyer Limanı - 2020
• LEED Platin Sertifikası - 2021
• MedCruise Birliği Çevresel Sorumluluk Ödülü - 2021
• GYODER Sign of the City Awards 2023 - En Yeşil Yapı/Yapılar Topluluğu
• Schneider Electric Sürdürülebilirlik Etki Ödülü - 2024