KAPAT
Çevreye Saygı - Dünya Çevre Günü
Projelerin bulundukları kentin ve çevrenin dokusuna uygun olarak tasarlanması, dünyada hem inşaat hem mimari süreçlerde yükselen bir trend. Galataport İstanbul da bunlardan biri.
Çünkü Boğaz’ın yanı başında, 1,2 km sahil şeridinde, şehrin mevcut dokusuna uygun, en yüksek sürdürülebilirlik kriterlerini sağlayarak Karaköy’ün devamı niteliğinde tasarlandı.
Galataport İstanbul gibi büyük bir projede soğutma nasıl sağlanıyor?
Deniz suyundan.
Galataport İstanbul’daki binaların tamamında soğutma gazı yerine deniz suyu kullanılıyor, bu da yüzde 34 oranında enerji tasarrufu sağlıyor, karbon emisyonlarını azaltıyor ve iklim değişikliğine katkıda bulunan zararlı soğutma gazlarının yerini alıyor. Bu uygulama ile ayrıca binaların çatılarında göze hoş gözükmeyen ünitelere de gerek kalmıyor.
Her bitkinin Galataport İstanbul’da olmak için bir nedeni var…
İstanbul’a özgü bitkiler ve verimli sulama sistemleri yüzde 50 daha fazla su tasarrufuna yardımcı oluyor. Bu nedenle Galataport İstanbul’daki peyzajlı alanlar bu çevreye uygun bitkilerle düzenleniyor. Ayrıca bu peyzajlı alanların ve yeşil çatıların kullanımı ısı adası etkisini de azaltıyor.
Rıhtımda göreceğiniz bitki ve çiçeklerle, Saat Kulesi Meydanı’nda gördükleriniz farklı. Galataport İstanbul’da görülmesi gerekenler listenize çiçekleri de ekleyin.
Çevreye saygı…
Galataport İstanbul’un çevresel etkilerini izlemek ve ayak izini küçültmek için deniz suyu kalitesi, partiküller, toz ve gürültü seviyeleri üç ayda bir ölçülüyor ve deniz ekolojisi yıllık olarak izleniyor.
Deniz yaşamına etkilerinin takip edilmesi için yılda bir kez Ege Üniversitesi öğretim görevlileri ile beraber Deniz Ekolojisi İzleme Çalışması yürütülüyor. İnşaat çalışması başlangıcında yapılan modellemelere göre Galataport İstanbul projesinden kaynaklanacak bir sızıntı, sakin bir havada 2 saat içinde Haliç’e, yaklaşık 2 gün içinde Boğaz bölgesine ve 7 gün içinde ise Ege Denizi’ne ulaşıyor. Bunun önüne geçebilmek için yağ bariyeri serme hizmeti hayata geçirildi ve Galataport İstanbul, yakıt ikmali sırasında bariyer serme koşulunu uygulayan Türkiye’deki ilk kruvaziyer limanı oldu. Karaköy’e komşu olan projede toz kirliliği ve titreşim kontrolü konusunda da geniş önlemler alındı.
Galataport İstanbul, kullanılan ileri inşaat teknolojileri, çevreye saygılı uygulamaları ve herkes için erişilebilir bir saha yaratması ile Avrupa’nın en büyük ikinci LEED Platinum sertifikalı projesi oldu.
#GalataportİstanbulBelgeseli: Sürdürülebilirlik
8 yıllık çekim süreciyle elde edilen binlerce saat görüntü ve yüzlerce röportajla Galataport İstanbul’un inşaatın başladığı günden bugüne hikayesini anlatan Dünyaya Denizden Açılan Kapı belgeselinde de sürdürülebilirlik çalışmalarını ve Galataport İstanbul’un hikayesini izleyebilirsiniz.
40:20 Sürdürülebilirlik - https://youtu.be/kQ0T9Jz2Rgk?t=2420
#5HaziranDünyaÇevreGünü
İlginizi Çekebilecek Diğer Blog Yazıları
Daha Fazlası İçin: GALATAPORT İSTANBUL MOBİL UYGULAMASI
2024 Tüm Hakları Saklıdır. Galataport İstanbul